9 Kasım 2014 Pazar

9. Hafta: Kasımpaşa 2 - 2 Gençlerbirliği (09.11.2014 - Pazar)


Nizamettin geçen hafta sakatlanıp oyundan çıkmıştı ve bu hafta kadroda yoktu. Koçer'in de takıma dönmesiyle ilk 11 geçen haftaki 11'den iki oyuncu faklıydı. Dahlin ve önündeki 6 oyuncu takımın ideal 6'lısı olmuş gibi ve bence öyle olması gerekir.

Arkadaşlarımın kendilerine göre bir vakitte halı saha maçı ayarlamalarından ötürü maçın ikinci yarısını kaçırdım. Bu sezon bugüne kadar gördüğüm en iyi Gençlerbirliğini tam izleyememem kendi adıma büyük bir kayıp oldu.

Takımın geçen haftalara göre siyahla beyaz kadar farklı olmasını Nizamettin'in yokluğuna, Hakan'ın geçen seneki performasına yaklaşmasına, Mervan'ın son iki haftadaki futbolunun üstüne koyarak devam etmesine, Tomic'in çok klas paslarına ve falsolu toplarına bağlıyorum. İrfan Buz'un geldiği günden beri aşırı temkinli ve hücumdaki plansız oyun anlayışının sona ermeyeceğini düşündüğüm için de yanıldığımı dile getirmem gerek. Belki de takımı yeni yeni tanımaya başladı. Hücum organizasyonu konusunda futbolcuların verimsizliğinden çaresiz kalmış da olabilir ama Nizamettin ısrarının hiç bir tarafını hoş göremem.

İlk yarıda net pozisyonlara girip geride hiç pozisyon vermeyen bir Gençlerbirliği beni oldukça şaşırttı. Tomic'in çok etkili duran top kullanması önemli bir gol silahıydı. Mervan asıl mevkisi sol kanattan Stancu'nun arkasında kaydırıldı ve bence çok doğru bir karardı. İçeriye hızlı koşma özelliğinin yanında çok çabuk ve çok dengeli biri olma özelliğiyle ilerleyen haftalarla birlikte kesinlikle takımın parlayan yıldızı olacağına inanıyorum. En uçta da denenebilir. İsveç'in GAİS takımında santrafor oynadığı maçları görmüştüm. (Yazın İsveç ligine bahis oynadığımdan maçları canlı izliyordum ve Mervan ligte gözüme çarpan birkaç oyuncudan biriydi. Bence bu performansını sürdürürse farklı tipte oyuncular olsa bile Jimmy Durmaz'ın bir, iki adım önüne geçeceğini düşünüyorum.).

Beklenen gol nihayet 40. dakikada geldi. Stancu, Hakan ve Tomic'in başrol oynadığı kanat oyunu sonucundaki golde aslan payı Hakan'ın. Hep böyle olman lazım Hakan.

Seyredemediğim ikinci yarıda 3 gol ve kaçan bol pozisyon olmuş. İrfan'ın güzel golünü gördüğümde çok mutlu oldum ama şaşırmadım. Beklentimi boşa çıkarmadı. Çünkü onun tekniği için bu klas gol bence normal. Gençlerbirliği böyle bir genç yetiştirdiği için gurur duymalı. Önümüzdeki yıllarda onun gollerini, asistlerini, akıllı ve estetik oyununu ve gelişimini takip edeceğim için şimdiden heyecanlanıyorum.

Beraberlik golünden sonra Artun'un içinde bulunduğu pozisyonlar bu yarıda da maçın hakimi olduğumuzun göstergesiydi bence. Artun'un yavaş tepkileri, hareketleri ve hareketlenmesi bu pozisyonların golle sonuçlanmamasının nedeni gibiydi. Acaba Artun değişikliği doğru muydu? Artun'un kaçan pozisyonlarda tehlikenin oluşmasında etken olduğunu kabul edebilirim ama Antal bizi 3 puana götürmez miydi? Berat'ın 18'de olmaması da beni endişeye sürükleyen başka bir olaydı.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder